HBDH YK: “Tek Yol Birleşik Devrim!”

Tek Yol Birleşik Devrim!

İşçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, Kürt halkı, ulusal topluluk halkları, yoksullar, işsizler, emekliler; kısacası toplumun ezilen, sömürülen tüm kesimleri için yaşam artık çekilmez hale geldi. Faşist iktidar, yağmur gibi yağan zamlarla, vergilerle her gün işçi ve emekçileri, ezilenleri, kadınları yoksulluk çukuruna yuvarlıyor. Kürt halkını, çocuklarını zırhlı araçlara ezdirerek, Kürtlere, Alevilere ulusal topluluk halklarına karşı şovenizmi körükleyerek halklar arası nefreti geliştirerek cehennem hayatının içine itiyor.

Mahkemeleriyle, polisiyle, askeriyle, Diyanet İşleri Başkanlığı’yla, erkek egemenlikçi devlet politikalarıyla kadınların katledilmesini teşvik ederek, cinsiyetçiliği körükleyerek kadınları sokağa çıkamaz, yaşamlarını çekilmez hale getiriyor. Artık her gün birkaç kadını hunharca katlediyor, cinsiyetçi saldırıya maruz bırakıyor.

Zindanlarda zulüm artarak sürüyor. Artık, mahkemelerin verdiği cezayı tamamlayan tutsakları dahi tahliye etmiyorlar. Rehin olarak tutmaya devam ediyorlar. İşkence her yerde olağanlaşmış bir şekilde uygulanıyor. Faşist iktidar eğitim üzerindeki faşist, tekçi, cinsiyetçi, heteroseksist politikalarla kendi neslini yaratmaya çalışırken diplomalı işsiz genç nüfusu çoğaltarak işsizler ordusu yaratıyor ve gençliği geleceksizliğe sürüklüyor. Faşist iktidar ayakta kalmak için başka coğrafyalara, ülkelere savaş açıyor, asker gönderiyor ve bu savaşların, silahlanmanın tüm harcamalarını zam ve vergilerle emekçilere ödetiyor.

Yoksulun, emekçinin cebinde çocuğuna ekmek alacak para bırakmadılar. İşsizlik ve açlık kol geziyor. Düzen ve onun faşist iktidarı işçileri, emekçileri, yoksulları intiharın eşiğine sürüklüyor. Ve bütün bu tablonun tam ortasında bir avuç asalak burjuvanın, faşist iktidar etrafında kümelenmiş halde lüks, şatafat ve safahat içinde yaşadığını görüyoruz.

İşçiler, emekçiler, ezilenler için ‘artık bıçak kemikte’. Faşizmin ‘terör, provokasyon’ yalanlarıyla, CHP’nin başını çektiği burjuva muhalefetin emekçilerin öfkesini seçim sandığına yönelterek burjuva devletin restorasyon çabaları, işçi ve emekçilerin bu haklı öfkesini söndürmeye yetmeyecek.

İşçiler ve emekçiler, ‘zamlar geri alınsın’, insanca bir ücret ve yaşam talepleriyle, kadınlar emek ve beden sömürüsüne karşı isyanlarıyla baharı direniş günlerine dönüştürüyor. Toplumsal mücadele dinamiklerinde patlamaya hazır büyük bir öfke birikiyor. Şimdi bu öfkeyi açığa çıkarma, ezilenlerin yangınına dönüştürme, direnişleri yıkıcı bir güce kavuşturma zamanı.

Bu zorba, baskıcı, kadın düşmanı, sömürücülerden kurtulmalıyız!

Bu sefilliği, yoksulluğu, açlığı yaratan baskıcı, zorba düzeni, yaşamı ancak bir devrim ortadan kaldırır. Bu sömürücü asalaklar sınıfının iktidarından, ekonomik ayrıcalıklarından ne seçimler yoluyla ne de parlamentoyla vazgeçmezler. Seçimler ve parlamento halkın hiçbir köklü sorununu, çözemez. Bütün gücü, ezilenlerin eline verecek bir devrim. Birleşik Devrim… Bize gereken budur!

Yoksullar, Gençler, Kadınlar, Ezilen Cinsel Kimlikler,

İktidar ve sömürü düzeni, derin bir ekonomik ve politik bunalım içinde. Ayakta kalmakta zorlanıyorlar. Emekçiler, ezilen halklar, yoksullar, kadınlar ve gençler, bu iktidara ve sömürü düzenine kin ve öfke dolu. Bu haklı kin ve öfke, emekçilere cehennem hayatı yaşatanları, sömürgenleri yıkacak kadar güçlü bir devrimci enerjidir. Sokağa çıktığımızda ne büyük güç olduğumuzu; neler yapmaya muktedir olduğumuzu 2013 Haziran Gezi Ayaklanması’nda, 6-8 Ekim Ayaklanması’nda gördük. Ve bugün Kürdistan ve Türkiye’nin dört bir yanında, irili ufaklı yüzlerce grev, gösteri ve eylem ortaya çıkmış durumda. İşçiler, gençler, kadınlar ve ezilen halklar eylem halindeler. İşçi ve emekçilerin dayanışması büyüyor.  Her yanda dalga dalga yayılan bu eylemler yatağını arayan bir akıştır. Bu akış, onu, önüne geçilmez bir yıkıcı güce dönüştürmeyi bekliyor. Şimdi birleşik halk direnişini örgütleyerek, bu gücü birleşik devrim potasına çevirme zamanıdır. Yoksul emekçilerin, birleşerek temel ihtiyaç maddelerini kamulaştırma eylemini örgütlemekten ana arterlerin kesilerek yaşamın durdurulmasına, sömürü çarkının taşları olan işyeri ve fabrikalarda şartellerin indirilmesinden okullarda boykot örgütlenmesine… topyekun birleşik halk direnişini geliştirip yayma ve birleşik devrim taleplerini yükseltme zamanıdır. Şimdi bütün çabaları, küçük nehirleri, bu hedefte birleştirme zamanıdır.

Bugün ortaya çıkmış olan devrimci enerji, bu hedefe yöneltilmelidir. Çünkü ezilenlerin kurtuluşunun yolu devrimdir. Bu asalakları alaşağı edecek, onların militarist örgütlerini dağıtacak, ellerindeki tüm ekonomik ve politik ayrıcalıklara son verecek, tüm zenginliği, bankaları, toprakları, fabrikaları emekçilerin ve ezilenlerin eline verecek, emperyalist asalakları topraklarımızdan kovacak bir devrim. Tek çözüm birleşik devrimdir.

İşçiler, Emekçiler, Ezilenler,

Kurtuluşun tek yolu halkın, işçi sınıfının, Kürt halkının, emekçilerin, yoksul köylülerin, kadınların, ezilen cinsel kimliklerin ve gençlerin faşizme karşı tek yumruk olmasıdır.

HBDH, devrim için dövüşüyor. HBDH yaşamsal, köklü sorunlarımızın kalıcı çözümü için tüm mücadele alanlarında, bütün devrimci mücadele biçimleriyle kavgayı ve zaferi örgütlüyor. HBDH, ezilenlerin gerçek kurtuluşunu, Birleşik Devrimi örgütlüyor.

HBDH’a güç verin! Birleşik Devrim mücadelesini her yerde ve her biçimde destekleyin! Birleşik Devrimin sesini her yere taşıyın! Bıkmadan usanmadan Birleşik Devrimin gerekliliğini, hareket halindeki kitlelere anlatın.

Birleşik Devrim Hedefine Yönelin!

Sömürü Düzenini Yıkacağız Özgürlüğümüzü Kazanacağız!

Birleşik Devrimin Zaferi için Yaşasın HBDH!

BİZİ BİRLEŞİK DEVRİM KURTARIR!

İLERİ… DAHA İLERİ!..

 

HBDH Yürütme Komitesi