Kolombiya Halkı İle Dayanışma İçindeyiz!
“BİZE EKMEK YOKSA, ZENGİNLERE DE HUZUR YOK!”
Dünya çapında koronavirüs kaynaklı ölümlerin yüzde 30’unun yaşandığı Güney Amerika ülkelerinden Kolombiya’da halk, kendisine dayatılan koşullara isyan etti. Faşist Kolombiya devleti ve Iván Duque’nin hükümeti, salgın karşısında bırakalım yeterli önlemleri almayı, nüfusun çoğunluğunu yoksullaştıracak bir vergi reformu olan “Dayanışmanın Finansmanı Yasası” taslağı hazırladı.
Hakla alay edercesine “Sürdürülebilir Dayanışma” olarak da adlandırılan bu reformla, Kolombiya devleti alt ve orta sınıflar için maaş ve gıda vergilerini artırmayı ve büyük şirketlerin gelirlerinden alınan vergileri ise düşürmeyi amaçlıyordu. Iván Duque’nin bu adımı, virüs karşısında yapayalnız bırakılan, açıklık ve yoksullukla terbiye edilmeye çalışılan Kolombiya halkına yönelik açıktan öldürücü bir sınıfsal saldırıyı içeriyordu.
Kolombiya halkı, kendisine yönelen bu saldırıya cesurca karşı koydu. 28 Nisan’da ulusal çapta genel grev çağrısı yapıldı. Çağrıya milyonlarca işçi, köylü, genç, kadın ve LGBTİ+; işsiz, sanatçı, emekli yanıt oldu. Halk sokaklara çıktı, meydanları doldurdu ve barikatlar kurdu. Kolombiya devleti ve Iván Duque rejimi, halkın bu onurlu başkaldırısına saldırdı. Onlarca kişi katledildi, yüzlerce kişi yaralandı, işkence gördü, tecavüz edildi ve tutuklandı.
Devlet halkın ayağa kalkışına bir yandan faşist saldırganlıkla yanıt verirken diğer yandan ise reform adı altında saldırıyı hazırlayan Maliye Bakanı Alberto Carrasquilla’yı göstermelik olarak istifa ettirdi. Duque rejimi, halkın onurlu başkaldırısı karşısında bilinen açıklamayı yapmak zorunda kaldı ve “ulusal diyalog” çağrısında bulundu ancak halkın haysiyet isyanını sürdü.
Halk bir yandan ekmeğinin peşinde isyana dururken, diğer yandan, özellikle Black Lives Matter hareketi sürecinde de sıkça gördüğümüz gibi kentlerde sömürgecilerin heykellerini hedef alıyor.
Kolombiya halkının isyanının kitleselliği, militanlığı ve yaygınlığı, kendisine yöneltilen saldırılarla doğru orantılıdır. Halka yaşatılan işsizlik, yoksulluk, açlık ve kötü yaşam koşulları karşısında askeri bütçeye dönük yüksek harcamalar ve Iván Duque rejimi ve yandaşlarının lüks yaşamları arasında derin bir uçurum vardır. Halk kendisine dayatılan bu yaşam koşullarına karşı mücadele ediyor. Bu mücadele nedeniyle 2020 yılında devletin paramiliter güçlerince aralarında sendika, köylü ve halk liderinin de 250’den fazla kişi katledildi. Bu yıl ise protestolarla birlikte katledilenlerin tam rakamı bilinmemektedir.
Kolombiya’da yaşananlar gelecekte dünya çapında yaşanacakların kısa bir fragmanı olarak görülmeli ve halkın onurlu duruşu dünya halklarına örnek olmaktadır.
Kolombiya halkının isyanıyla dayanışma dileklerimizi iletiyoruz.
Iván Duque rejimini, Kolombiya halkına yönelen faşist saldırganlığını kınıyor ve lanetliyoruz.
Kolombiya halkının mücadelesi yalnız değildir!
Yaşasın enternasyonal dayanışma!
Türkiye Komünist Partisi-Marksist-Leninist
Enternasyonal Büro
Mayıs 2021
Englısh: https://www.tkpml.com/tkp-ml-international-bureau-we-are-in-solidarity-with-the-colombian-people/