Meclise, Basına ve Kamuoyuna…
Bir buçuk aya yaklaşan bir süredir Gazze’ye yapılan saldırılar dünyanın gözü önünde devam ediyor. Siyonist İsrail, kendini “devlet” ilan etmesinden bu yana Filistin halkına yönelik hiçbir gerekçeye bile ihtiyaç duymadan soykırıma varacak katliam yapıyor. Evlerin ve yaşam alanlarının yanı sıra hastaneler, okullar, ambulanslar vuruluyor; bombardımandan şans eseri yaralı kurtulan kadınlar, çocuklar, yaşlılar hastaneler ve ambulanslar bombalanarak katlediliyor. Filistin halkı kundaktaki bebekten yaşlı savunmasız insanlara kadar kıyımdan geçiriliyor.
Bu katliam, bir halkı yok etme girişimi emperyalizmin yayılması, sömürgeci, halkları teslim alıp köleleştirmeci kirli politikalarından bağımsız düşünülemez. Siyonist İsrail emperyalizmin Ortadoğu’daki en ileri karakolu vurucu gücüdür. Katliam girişiminden bugüne İsrail siyonizmine ülkelerce verilen destek ortadadır. Ve Gazze açıklarında demirlenmiş olan ABD donanmasına ait gemiler doğalgaz rezervlerinin üzerindedir. Yapılmak istenen, bölge yeraltı zenginliklerini ele geçirmek, emperyalizmin yayılmacılığı, halkların katledilmesi ve köleleştirilmesidir.
Siyonist İsrail, Ortadoğu’da Filistin halkını imha etmeye ve yok etmeye çalışırken jandarmalığını yaptığı başta ABD, Almanya, Fransa, İngiltere ve katliama sessiz kalan emperyalist kuruluş olan Birleşmiş Milletler’in de desteğini alarak bugüne kadar Filistin halkına kan kusturdular. Emperyalizm, Ortadoğu’daki kirli politikasında İsrail’i silahlı bir güç olarak kullanırken, yaptığı katliamları da aklayarak sahip çıktı. Bu ülkelerin iki yüzlü başkan ve başbakanları açıktan İsrail zulmünü desteklediler, siyonizme sahip çıktılar. Bu anlamda Filistin halkının; çocukların ve kadınların katili de yalnızca Siyonist İsrail değildir.
Bugün o coğrafyada yaşanan İsrail sorunu ve Filistin halkının kurtuluş mücadelesidir. Ortadoğu’da ezilen halklara kin kusturan, katliamdan çekinmeyen emperyalizmin ve Siyonist İsrail’in varlığı, halklara karşı büyük bir tehdit ve sorun teşkil etmektedir. Çünkü varlıklarını ezilen halkların, özelde Filistin halkının kanları üzerinden oluşturmaktadırlar.
Biz Türkiyeli devrimciler olarak Tekirdağ 1 No’lu F Tipi hapishanesindeki TKP-ML, MKP, DKP/BÖG dava tutsakları olarak emperyalizme ve siyonizme karşı Filistin halkının haklı mücadelesinin yanında olduğumuzu; ABD, AB başta olmak üzere katliama sessiz kalan ve destekleyen, emperyalizm ve siyonizmin işbirlikçisi tüm rejimleri kınadığımızı belirtiyor, katliamı gerçekleştiren İsrail siyonizmini lanetliyoruz.
Türkiyeli devrimciler olarak devrimci tarihimizin de bir parçası olan Filistin kurtuluş mücadelesini, halkını ve direnişlerini selamlıyoruz.
İşgale, İlhaka, Sömürgeciliğe Hayır!
Yaşasın Özgür Filistin!
10 Kasım 2023
Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Hapishanesi