TİKB: Merhaba Yoldaşlar, Siper Yoldaşlarımız

Merhaba Yoldaşlar, Siper Yoldaşlarımız

Savaşın Ortadoğu’dan sonra Rusya’nın Ukrayna saldırısı ile yeni bir cephe açtığı bir evredeyiz. Kürdistan’da da işgal ve saldırıların yoğunlaştığı, Kürt Özgürlük Hareketi başta olmak üzere ilerici devrimci muhalif olan herkesin tasfiyesini amaçlayan operasyonların sürdüğü bu süreçte görevlerimizin bilinciyle Kaypakkaya yoldaşı ve diğer bütün ölümsüzlerimizi kavgamızda yaşatma sözünü veriyor, Partinizin 50. yılını selamlıyoruz!

Bugün devrimci görevleri tıpkı 71 Hareketi gibi, onun ruhuyla omuzlamak sorumluluğu bizleri bekliyor. Zira 71 Hareketi Türkiye devriminin tarihinde devrimci bir kopuşu simgeler. O’nun varoluşunu geleneksel sol anlayış ve politika tarzı dahil köhnemiş olana, yerleşik alışkanlıklara meydan okumak oluşturdu ise, bugün de aynı ruhla mücadele araç ve yöntemlerinde yenilenmeye ihtiyaç büyümektedir. Çitlerin olmadığı, sınırsız, sınıfsız komünizmin özgürlük dünyasının kuruluşu için ölümü hiçleştiren devrimci cesaret ve kararlılıkla yolumuzu açmak kaçınılmazdır.

71 Devrimci Hareketi denildiği zaman üç ölümsüz isim: İbo, Deniz ve Mahir gelir akla. Deniz ve Mahir gibi İbrahim Kaypakkaya ve öncülük ettiği partinin yaratılmasında da yerleşik kalıpların tutsağı olmayan bir cüret ve atılımı, geleneksel, eskimiş ve çürümüş olandan devrimci kopuşu simgeler. Aynı zamanda yerine inşa edilecek yeniyi yaratmanın, bunda ön açıcı olmanın da öncüsüdürler.

Kaypakkaya 12 Mart faşizmi tarafından arandığı koşullarda da işçi ve emekçi kitlelerle iç içedir. Kitlelerden kopuk, onlara uzak bir devrimcilik yapmaz. 71 Hareketinin bütün ölümsüzleri gibi Kaypakkaya da devrimde ısrarın, devrimcilikte ısrarın sembolüdür. Bu ortak özelliğin yanı sıra Kaypakkaya’da devrimcilikte bütünlük, bu bütünlükte ısrar dikkat çekicidir. O pratikle olduğu kadar teoriyle de devrimci bir ilişki halindedir. O yoğun pratik, faşizmin saldırıları ile boğuşmalar içinde dahi teoride de yol açıcı bir rol oynamıştır.

Bugün emeğin ve ezilen halkların kurtuluş mücadelesi her iki halkın devrimci, yurtsever, komünistleri olarak birbirimize olan ihtiyacımızı, kavgamızın ortaklığını, omuz omuza dövüşmenin zorunluluğunun bir kez daha yakıcılaştırmaktadır.

Kaypakkaya’da somutlanan; Mart Mayıs aylarında ölümsüzlüğe uğurladığımız yoldaşlarımızın devrimde ve devrimci olanda ısrarı, sadece emperyalist kapitalist sistem karşısında değil, ömrünü doldurmuş anlayış ve alışkanlıklarla savaşımda da gösterdikleri cüret ve ataklık bizlere yol göstermeye devam ediyor.

Kaypakkaya yoldaşı ve diğer bütün ölümsüzlerimizi kavgamızda yaşatma sözünü veriyor, Partinizin tekrar 50.yılını kutluyoruz.

Komünist Selamlarımızla

Ya Barbarlık İçinde Yok Oluş Ya Sosyalizm!

Yaşasın Birleşik Devrimci Mücadelemiz!

TİKB