Gülseren Ağgül

Gülseren Ağgül

Ölümsüzleştiği tarih: 12 Mayıs 1992

Gülseren Ağgül yoldaş, 1972 Dersim Ovacık Karataş köyü doğumludur. Genç yaşta köylerine gelen gerillalar aracılığıyla devrimci düşünceler ve partimizin görüşleriyle tanışır.

Köye gelen gerillalara devrimci mücadele sürdürmek için katılım talebinde bulunur. Partimizin bölge yönetici organı bu talebi olumlu karşılar. Gülseren Ağgül yoldaş, Eylül 1990 yılında gerilla mücadelesine katılır.

12 Mayıs 1992 tarihinde Dersim’in Mazgirt ilçesinde TC güçlerinin saldırısı sonucunda Gülseren Ağgül yoldaş ölümsüzleşirken Gürsel Çelebi (Erdal) yoldaş yaralı olarak esir düşer ve işkencede katledilir.

Parti adı “Kamile” olan Gülseren Ağgül yoldaş ölümsüzleştiğinde TKP-ML militanı TİKKO savaşçısıdır.

 

****

Dersim, Mazgirt Sekerman ölümsüzleriyle ilgili dönemin ilerici basınında çıkan bir haber:

“TKP/ML Askeri Komisyonundan; Türk, Kürt ve Tüm Emekçi Halklarımıza: HALK AYAKTA TİKKO ATAKTA”,Gürsel Çelebi ve Gülseren Ağgül yoldaşlarınızın ölümsüzleştiği çatışamaya dair bir bilgi;

Partizan Dergisi, Ağustos 1992, Yıl: 1 Sayı :2, sayfa 39

****

Dersim, Mazgirt Sekerman ölümsüzleriyle ilgili dönemin ilerici basınında çıkan bir haber:

Haberde Yorumda GERÇEK Haftalık Haber Dergisi 20 Eylül 1992 sayı 27

Gülseren Ağgül yoldaşın ölümsüzleştiği, Gürsel Çelebi yoldaşında yaralı olarak esir düştüğü ve işkencede katledildiği düşman saldırısında, yaralı olarak esir düşen Ali Demir adlı gerilla yaşadığı ve gördüğü olayları şöyle anlatmıştır:

“12 Mayıs günü sabah 09:00 civarı tesadüfen Batman köyünün civarında bulunuyordum. Birden yoğun silah sesleri duyuldu. Askerlerin açtığı ateş sonucu yaralandım. Uzun süre baygın kaldım. Ayıldığımda bulunduğum yerden jandarmanın Gürsel Çelebiyi sürekli tartakladığını gördüm. Gürsel’e sürekli ‘kod ismini söyle, gerçek adın ne?’ diye baskı yapıyorlardı. Yaralıydı, ama yarası ağır olmadığından ayakta durabiliyordu. Komutan kendisinden TİKKO’nun barınaklarını, komutanının adını söylemesini istiyordu. Gürsel Çelebi ise, sürekli slogan atıyordu. Komutan onun karşı koymasına sinirlendi. ‘Sen de Naki Göksu gibi kahraman mı olmak istiyorsun, lan o… çocuğu?’ diye bağırmaya, küfretmeye başladı. Komutan silahını bana doğrultarak ‘gördüklerini unutacaksın lan, yoksa seni vururum’ diye tehdit etti. … Polisler sık sık ‘Gürsel olayını unut, kimseye anlatma, sana para, ev, araba veririz. Biz istediğimizi kral, istediğimizi terörist yaparız’ diyorlardı.”

Kaynak: Haberde Yorumda GERÇEK Haftalık Haber Dergisi 20 Eylül 1992 sayı 26